12 Ocak 2013 Cumartesi

'dance me to the end of love'...

Mum ışığında acemice dansa kalkan bir çift görüyorum bu şarkıda* En acemi ilk danslarını yapıyorlar. Ayakları birbirine çarpıyor... Zaten geç verilmiş bir kararla kalkılan dans erken son buluyor, şarkı bitiveriyor. Herşey gibi yarım kalıyor şarkı da.
'dance me to the end of love'...
Bir aşkın ömrü ne kadardır? Yaşanmadıkça hiç bitmez bence AŞK (!). Aşkın sonuna kadar dans edelim dediysek bir kere, sözümüzde de durmalıyız bence. Bu nasıl bir AŞK olur tahmin edemiyorum gerçi... Ama her AŞK güzeldir onu biliyorum.
Yazmak istiyorum bu gece... Söyleyemediklerimin hepsini yazmak. Kafam da çok güzel, bende gizli saklı yok. Yazmak istiyorum sayfalarca, gönlüm öylesine büyük ki, içine sığanlar buraya sığamaz.
Hak etmeyen insanlara değer verdim hep! Hayatımın çıkmazı bu oldu benim. Hala bile bile aynı şeyi yapıyorum ve bu halimden de çok memnunum. Eski Yasemin gitti, o zamanlardaki Yasemin geldi. Hoşgeldi. Seviyorum bu Yasemin'i. İyi düşünüyor hep. Diğeri gibi korkak da değil hem. Bu Yasemin yaşamayı hak ediyor bir tek! Ölü olanı yaşatmaya çalışmanın alemi yok. 
İlaçlarla orta yolu bulmaya çalışan bir akıl, alkolle kendini buluyor sanki. Ben diyebileceğim biri çıkıyorsa ortaya, hoşgelmiş o da! 
Sızmak üzereyim. Ama yine de konuşmak istiyorum, sabaha kadar uyumamak. Ama kimse yok konuşacak. Oofff hayat, ne kadar zor seni yaşamak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder